Rss Feed
  1. Bekleyin;ama boş boş değil

    19 Nisan 2007 Perşembe


    Kalemimden çıkan her harf, her kelime benim için birer hazine. Bir zamanlar birileri için yazardım anlamı olan, sevgili olan, duygularımın taşkınlarla boğduğu biri için yazardım. Şimdi o yok bana vedasının ardından ben hala O’na yazıyorum ya da yazdığımı sanıyorum.
    İnsan sevdiğini, âşık olduğunu nasıl anlar? Bunu hiç düşündünüz mü? Adrenaliniz had safhaya çıkar, sebepsiz terlemelerinizin sayısı artar, O’nu gördüğünüzde kalp atışlarınızın normal olmadığının farkına varamazsınız, seviyorsanız eğer zamanın nasıl geçtiğini de anlamazsınız O’nla birlikteyken. O an düşündüğünüz tek şey O’nun gözleridir hani şu bakınca daldığınız, kendinizi orada bulduğunuz, uçsuz bucaksız o güzelim yeşil gözler. Neleri feda etmezsiniz ki o yeşil gözlere? Bir bakışıyla sizi cennet bahçelerinden bir köşeye götüren o gözlerin sahibini kaybetmemek için elinizden geleni yaparsınız; çünkü O sabun köpüğü gibidir, su tutmaya gelmez, elinizden akar gider; farkında bile olmazsınız. Bir sabah kalkmışsınız ve yanınızda değildir bir taneniz, sabun köpüğünüz, yeşil gözlünüz avucunuzun içinden kayıp gitmiş siz O’nu görürken rüyanın en tatlı yerinde size haber bile vermeden. Siz ne yapacağını bilmez bir halde dönüp durursunuz, emziğini kaybetmiş çocuk gibi etrafta. O’nu bulacağınızı zannedersiniz bir umutla; ama nafiledir. Beklenen sizi ortada bırakmıştır; ondan beklenenin aksine. Ne yapacağınızı düşünürsünüz sabahlar boyu, ağlarsınız, sızlarsınız, beklersiniz; ama beyhudedir ne çare! Elinizden gelen tek şeyin yazmak olduğunu anlarsınız ve sürekli yazarsınız yıllardır beklediğiniz kişiye. Beklenen yıllar sonra gelmiş, kendini bir hayal ürünü gibi göstermiş ve ardına bile bakmadan bir Çarşamba günü terk etmiştir bekleyeni yani sizi. Doyunca sevememişken, özleminizi giderememişken, gözlerine bakmaya çekinirken daha gidivermiştir işte ansızın, veda busesini bile yanağına koyamadan. Dile kolay senelerin hasreti vardır içinizde ve öyle geçecek gibi değildir hemen, yeni bulmuşken O’nu kaybetmek çok ağır gelmiştir size, konuşamaz, yutkunamaz olmuşsunuzdur, nefes alırken bile zorlanmaktasınızdır.
    Sevmeyi anlayamadan sevgisini, sevgilisini kaybeden birileri vardır hala uzak diyarlarda ve o bekleyenler beklenenlerinin geleceği günü yeniden beklemeye başlamışlardır. Gördükleri bir anlık rüyanın etkisi kendilerinde halen sürse de vaktin uyanma vakti olduğunu anlama vakti gelmiştir artık. Siz de bekleyeninizi bekliyorsanız eğer hayatınızı sadece beklemeye adamayın. O gelene kadar yazmaya devam edin…

  2. 0 yorum: